Kadınlarda Cinsel Eğitimin Önemi
Kadınların cinsel sağlığı ve eğitimi, genel sağlık ve yaşam kalitesi açısından son derece önemlidir. Cinsel eğitim, kadınların bedenlerini, duygularını ve ilişkilerini anlamalarına yardımcı olur. Bu eğitim, kadınların cinsel sağlıklarını korumalarına, sağlıklı ilişkiler kurmalarına ve kendi bedenlerine olan güvenlerini artırmalarına yardımcı olur.
Cinsel Sağlık Bilinci
Cinsel eğitim, kadınların cinsel sağlıkla ilgili bilinçlenmelerini sağlar. Anatomilerini, üreme sağlığını, korunma yöntemlerini ve cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar gibi konuları anlamalarına yardımcı olur. Bu bilgi, kadınların sağlıklı kararlar almasını sağlar.
Doğru ve Güvenilir Bilgi
Doğru ve güvenilir bilgiye erişim, kadınların cinsel sağlıklarını korumalarına yardımcı olur. Cinsel eğitim, doğru kaynaklardan sağlanmalıdır ve kadınların yanlış bilgilere maruz kalmalarını engeller.
Öz Saygı ve Öz Güven
Cinsel eğitim, kadınların bedenlerine ve cinsellikleriyle ilgili duygularına olan özgüvenlerini artırır. Bu da sağlıklı ilişkiler kurmalarına ve kendi bedenlerini kabul etmelerine yardımcı olur.
İlişkilerde Empati ve İletişim
Cinsel eğitim, ilişkilerde sağlıklı iletişim ve empati geliştirmeye yardımcı olur. Partnerleriyle açık ve sağlıklı iletişim kurabilmek, isteklerini ifade edebilmek ve sınırlarını belirleyebilmek, sağlıklı ilişkilerin temelini oluşturur.
Toplumsal Farkındalık ve Haklar
Kadınların cinsel hakları, toplumsal bir konudur ve cinsel eğitim bu hakların bilincinde olmalarını sağlar. Bu, istismarın önlenmesine ve kadınların kendi bedenleri üzerinde hak sahibi olmalarına yardımcı olur.
Kültürel ve Dini Farkındalık
Kültürel ve dini farklılıkları da göz önünde bulunduran cinsel eğitim, her kadının ihtiyaçlarını ve değerlerini anlar. Bu da geniş bir perspektiften cinsel sağlığı ele almayı sağlar.
Kadınlarda cinsel eğitim, genel sağlık ve refahlarını korumalarına yardımcı olur. Bilinçlendirme, bilgi, özsaygı ve toplumsal farkındalık, kadınların cinsel sağlık ve ilişkilerinde daha sağlıklı ve bilinçli kararlar almalarına olanak tanır. Bu, toplumun genel refahı için de son derece önemlidir.
Devamı...Evlilikte Cinsel Eğitimin Önemi ve Yararları
Sağlıklı Bir Evlilik İçin Cinsel Eğitim
Evlilik, iki kişinin bir araya gelerek bir ömür boyu sürecek bir birliktelik oluşturduğu özel bir ilişkidir. Ancak, evliliğin sadece duygusal bir bağ olmadığını, aynı zamanda cinsel bir birliktelik olduğunu unutmamak önemlidir. Cinsellik, evliliğin önemli bir parçasıdır ve bu alandaki eğitim ve anlayış, sağlıklı bir evliliğin temelini oluşturur.
Cinsel Eğitimin Önemi
Cinsel eğitim, evlilikteki cinsel yaşamın anlamını, işlevini ve sağlığını anlamak için gereklidir. İşte cinsel eğitimin önemli nedenleri:
- İletişimi Geliştirir: Cinsel eğitim, çiftler arasındaki iletişimi geliştirir. Bu, ihtiyaçları ve istekleri açıkça ifade etmeyi, partnerin ihtiyaçlarını anlamayı ve duygusal bağı güçlendirmeyi içerir.
- Cinsel Sağlığı Destekler: Cinsel eğitim, cinsel sağlığı geliştirmenize yardımcı olur. Cinsel yolla bulaşan hastalıkların önlenmesi ve cinsel sağlık sorunlarının tanınması için önemlidir.
- Farkındalığı Artırır: Cinsel eğitim, vücudunuzun ve partnerinizin ihtiyaçlarını ve tepkilerini daha iyi anlamanıza yardımcı olur. Bu, daha tatmin edici bir cinsel yaşamın temelini oluşturur.
- Cinsel Memnuniyeti Artırır: Eğitim, cinsel deneyimi geliştirmenize yardımcı olabilir. Teknikler, fanteziler ve pozisyonlar hakkında bilgi sahibi olmak, cinsel tatminin artmasına yardımcı olabilir.
Cinsel Eğitimin Yararları
Cinsel eğitimin çeşitli yararları vardır. İşte bazıları:
- Daha Sağlıklı Bir İlişki: Cinsel eğitim, sağlıklı bir cinsel ilişkiyi destekler ve olası sorunları önler.
- Daha Az Anksiyete: Bilgi sahibi olmak, cinsellikle ilgili anksiyete ve endişeyi azaltabilir.
- Daha İyi İletişim: Cinsel eğitim, çiftler arasındaki iletişimi güçlendirir ve daha iyi anlayış sağlar.
- Daha Fazla Keyif: Daha fazla bilgi ve deneyim, cinsel yaşamın daha tatmin edici ve keyifli olmasına yardımcı olur.
Sonuç olarak, evlilikte cinsel eğitim, çiftlerin sağlıklı bir cinsel yaşam geliştirmelerine ve ilişkilerini daha tatmin edici hale getirmelerine yardımcı olur. İletişim, anlayış ve bilgi, sağlıklı bir cinsel yaşamın temelini oluşturur. Bu nedenle, çiftlerin cinsel eğitime önem vermesi ve bu alanda kendilerini geliştirmesi, uzun vadeli bir mutlu evliliğin anahtarı olabilir.
Devamı...Kadınlarda Cinsel Doyumsuzluk Nedenleri
Cinsel doyumsuzluk, birçok kadının yaşadığı bir cinsel sağlık sorunudur. Cinsel doyumsuzluk, cinsel ilişkiden zevk alamama, isteksizlik veya orgazm problemleri gibi bir dizi farklı semptomla kendini gösterebilir. Bu yazımda, kadınlarda cinsel doyumsuzluğun potansiyel nedenlerini ve bu konuda nasıl yardımcı olabileceğinizi inceleyeceğiz.
Cinsel Doyumsuzluk Nedenleri
- Stres ve Anksiyete: Günlük yaşamın getirdiği stres ve kaygı, cinsel doyumsuzluğun en yaygın nedenlerinden biridir. Zihinsel olarak rahatsız veya endişeli hissetmek, cinsel isteği azaltabilir.
- İlişki Sorunları: İlişki içi sorunlar, cinsel doyumsuzluğun bir diğer sık rastlanan nedenidir. İletişim eksikliği, güven sorunları veya partnerle uyumsuzluk cinsel isteksizliğe neden olabilir.
- Hormonal Değişiklikler: Hormonal dengesizlikler, özellikle menopoz veya doğum sonrası dönem gibi dönemlerde cinsel doyumsuzluğa yol açabilir. Hormon seviyelerindeki değişiklikler, vajinal kuruluk gibi fiziksel sorunlara neden olabilir.
- Vajinal Sorunlar: Vajinal enfeksiyonlar, ağrı veya diğer sağlık sorunları cinsel ilişki sırasında rahatsızlık yaratabilir ve cinsel doyumsuzluğa neden olabilir.
- İlaçlar: Bazı ilaçlar cinsel isteği azaltabilir veya orgazmı zorlaştırabilir. Bu nedenle, ilaçların yan etkileri hakkında doktorunuzla konuşmanız önemlidir.
- Vücut Görüntüsü Endişesi: Kendi vücutlarından memnuniyetsizlik, kadınların cinsel doyumsuzluk yaşamalarına neden olabilir. Toplumsal baskılar veya medya üzerindeki idealize edilmiş vücut standartları, bu tür endişeleri artırabilir.
- Geçmiş Travmalar: Cinsel istismar veya diğer cinsel travmalar, kadınların cinsel doyumsuzluk yaşamasına yol açabilir. Bu tür deneyimlerin etkileri, profesyonel yardım gerektirebilir.
Kadınlarda cinsel doyumsuzluğun altında yatan nedenler karmaşık olabilir ve her birey için farklıdır. Ancak, bu sorunun üstesinden gelmek mümkündür.
Kadınlarda Cinsel Doyumsuzluk için bazı öneriler:
- İşbirliği ile iletişim: Partnerinizle açık ve dürüst iletişim kurarak sorunları paylaşın ve birlikte çözüm arayın.
- Stres yönetimi: Stresi azaltmaya yönelik teknikler, cinsel isteği artırabilir.
- Profesyonel yardım: Eğer sorun devam ederse, bir cinsel terapist veya psikologdan yardım almayı düşünün.
- Sağlıklı yaşam tarzı: Dengeli bir diyet, egzersiz ve yeterli uyku, cinsel sağlığı olumlu yönde etkileyebilir.
Sonuç olarak, kadınlarda cinsel doyumsuzluğun birçok farklı nedeni olabilir ve kişiden kişiye değişebilir. Ancak, bu sorunla başa çıkmak için destek ve çözüm bulmak mümkün ve önemlidir. Unutmayın ki her birey farklıdır, bu yüzden kişisel deneyimler ve duygusal ihtiyaçlar göz önünde bulundurulmalıdır. Eğer cinsel doyumsuzlukla başa çıkmak için profesyonel yardıma ihtiyaç duyuyorsanız, bir uzmanın size rehberlik etmesi önemlidir.
Devamı...Cinsel İsteği Azaltan Meslekler (İş ve Cinsel Hayat Dengesi)
Cinsel istek ve iş yaşamı arasındaki denge, birçok insan için önemli bir meseledir. İşte, cinsel isteği azaltabilen bazı meslekler hakkında konuşacağız ve bu mesleklerde çalışan bireylerin cinsel sağlıklarını nasıl koruyabileceklerini ele alacağız.
1. Stresli İşler
Yüksek stres seviyeleri cinsel isteği azaltabilir. İşte bu nedenle, stresli mesleklerde çalışanlar, cinsel sağlıklarını korumak için stres yönetimi tekniklerine odaklanmalıdır. Yoga, meditasyon ve derin nefes almak gibi yöntemler, stresi azaltmada yardımcı olabilir.
2. Vardiyalı Çalışanlar
Vardiyalı çalışanlar, düzensiz çalışma saatleri nedeniyle cinsel isteklerini ifade etme fırsatlarından mahrum kalabilirler. Bu durumda, partnerleriyle uygun zamanları değerlendirmek ve iletişimlerini güçlendirmek önemlidir.
3. Yoğun Seyahat Edenler
İş seyahatleri, cinsel isteği azaltabilir çünkü bu seyahatler, partnerlerden uzakta geçirilen zamanı artırabilir. Seyahat eden bireyler, planlama yaparak ve iletişimi sürdürerek bu sorunu aşabilirler.
4. Sağlık ve Bakım Çalışanları
Sağlık ve bakım sektöründe çalışanlar, uzun ve yoğun çalışma saatleri nedeniyle cinsel isteklerini ihmal edebilirler. Bu meslekten gelen kişiler için, düzenli tatil ve dinlenme süreleri, cinsel sağlığı korumada önemlidir.
5. Aşırı Zorlayıcı Meslekler
Fiziksel olarak aşırı zorlayıcı işlerde çalışanlar, cinsel isteklerini azaltabilirler çünkü vücutları ağrı ve yorgunlukla dolu olabilir. İş sonrası gevşeme teknikleri ve düzenli egzersiz, bu kişilere yardımcı olabilir.
6. Yüksek Sorumluluk Taşıyanlar
Yüksek sorumluluk gerektiren mesleklerde çalışanlar, işlerine olan odakları nedeniyle cinsel isteklerini ihmal edebilirler. Bu kişiler, iş ve özel yaşamları arasında denge sağlamak için zaman ayırmalıdır.
7. Teknoloji ve Bilgisayar Uzmanları
Bilgisayar başında uzun saatler geçiren bireyler, fiziksel olarak hareketsiz bir yaşam tarzı sürdürebilirler. Düzenli egzersiz, sağlıklı bir cinsel yaşam için önemlidir.
Cinsel isteği azaltan mesleklerde çalışanlar için önemli olan, iş ve cinsel sağlık arasında dengeli bir yaşam tarzı sürdürmektir. İyi iletişim, stres yönetimi ve düzenli dinlenme, bu dengeyi korumada yardımcı olabilir. İş ve cinsel yaşamın bir arada başarılı bir şekilde sürdürülebilmesi için kişisel refah ve ilişki sağlığına özen göstermek büyük bir önem taşır.
Cinsel isteği azaltan meslekler, kişinin cinsel sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir, ancak bu durumlarla başa çıkmanın yolları vardır. Her birey farklıdır, bu nedenle kendi ihtiyaçlarına en uygun çözümleri bulmak önemlidir. Unutmayın, iş yaşamıyla cinsel sağlık arasında dengeyi kurmak mümkündür ve kişisel sağlığı önemseyen herkes bu dengeyi sağlayabilir.
Devamı...G Noktası Nasıl Bulunur? (Egzersiz)
G Noktası Nasıl Bulunur?
G-noktasını keşfederken dikkat etmeniz gereken en önemli şey mesanedeki idari boşaltmaktır, çünkü alttan uygulanacak basınç mesaneneyi sıkıştıracak ve idrar geldi hissi uyandıracaktır. PC (aşk kasları) kaslarının farkında olan kadınlar bu kası sıkıp gevşetirlerse uyarı sırasında G-noktasının daha fazla hissederler.
G- Noktasını kendi kendinize arıyorsanız, cinsel yönden uyarılmış olmak için bunu mastürbasyon sırasında yapın. Eğer G-noktasını partnerinizle arıyorsanız bunu orgazma yakın yapın. Çünkü G-noktasının daha iyi hissedilmesi için bu yapının da kanla dolup kabarmış olması gerekmektedir, bu şişkinliği iki parmağınızı içeri sokup parmaklarınızın arasında hissedebilirsiniz.
G-Noktasını aramak için en iyi pozisyon yüzükoyun yatmaktır. Bu sırada işaret parmağı ile orta parmak vajinaya girerken baş parmağınızda pubis (kıllanan bölge) kemiğini tutmalıdır. Yani baş parmağınızla işaret parmağınız arasına pubis kemiğini ,idrar yolunu ve G- Noktasının bulunduğu yumuşak dokuyu sıkıştırabilirsiniz. Yavaş yavaş iki parmağınızı hareket ettirerek başparmağınıza doğru farklı bir his bulacağınız bölgeyi araştırın. Arada hafif kesik kesik baskılar uygulayın. Büyüklüğü bezelye tanesi kadar da olabilir, küçük bir ceviz kadar da…( Fakat menopozdan sonra G-noktasında bir küçülme olur unutmayın ama kaybolmaz)
Eğer eşiniz uyguluyorsa el ayası aşağıya gelecek şekilde işaret ve orta parmağını içeri sokmalı ve hemen girişinden itibaren kısa ve kesik kesik, bu yatış pozisyonunda (yüzükoyun) aşağı yukarı basınçlar uygulamalıdır. Bir vibratör çok daha iyi uyarabilir.
G-Noktası Uyarısı için En Uygun pozisyon:
Kadının altta yattığı cinsel ilişki pozisyonlarında penisin hareket yönü G – noktasını uyarma ihtimali çok azdır, ama erkeğin arkadan yaklaştığı pozisyonlarda kadının da kalça hareketleri yardımı ile penisin G-noktasına basınç uygulama olasılığı artar. Bu pozisyonda klitoris uyarılamaz ya da kadın kendi uyara bilir fakat kadınlarının pek çoğunun böyle bir cinsel birleşmede çok güçlü orgazm olmalarının nedeni G- notasının uyarılması ve orgazmı tetiklemesidir.
G- noktasının Uyarılmasında Ne hissedersiniz;
3 farklı duygu hissedersiniz. Birincisi çok güçlü zevk, ikincisi gıdıklama tarzında gelen garip tarif edilemez bir haz, üçüncü idrar yapma isteği, genellikle de bu sonuncusu görülür. Eğer mesaneniz boşken tuvalet ihtiyacı duyarsanız sakın duraklamayın; doğru yoldasınız demektir. Basıncı ve basınç uygulama frekansını arttırarak idrara gitme hissinin çoğalmasını bekleyin ve o dayanılmaz tuvalete gitme isteğine aldırmadan uyarıya devam edin. Bir kaç dakika sonra tuvalete gitme arzusu yerini gıdıklanma tarzında daha önce hiç tanımadığınız bir hisse bırakacaktır. Bu durumda uyarıyı arttırarak devam ettirin ( eşiniz uyarıyorsa ona devam ettirin) tabi uyarının en uygun şiddetini ayarlayacak sizsiniz. Bir süre sonra elinizin atında bu notanın daha da şiştiğini göreceksiniz. Bu sırada PC (aşk ) kaslarınızı kullanarak onu hızlı hızlı kasıp gevşetin. Patlayıcı tarzda bir orgazm yaşamanız olasıdır. İlk denemede başarısız olsanız da denemeye devam edin.
Devamı...G Noktası ve Ararken Yapılan Hatalar
G noktası vajinanın ön duvarında pubis kemiğinin (kıllanmanın olduğu bölge) hemen altında vajinanın hemen gerişinde yumuşak dokuya gömülü halde bulunur. Her kadında büyüklüğü ve uyarılabilirliği farklılıklar göstere bilir. Klitorisin 12 ‘yi gösterdiği bir saat kadranında G noktasını 11 ile 1 arasında aramak gerekir. sağa sola kaymalar gösterebilir.
Kadınların G- Noktasını ararken yapılan hataları;
1- G- Noktası cinsel yönden uyarılmamış tahrik olmamış bir kadında bulunamaz. Ortaya çıkışı ve bulunuşu ancak kadının boşalmasına yakın olur. Bunun için iyi bir ön sevişme ve kadının daha penis vajinaya girmeden boşalmaya yaklaşması gerekir.
2- Dergilerde ve internette gördüğümüz kadının sırt üstü yatağı pozisyon G-noktasının bulunacağı en zor pozisyondur.
3- PC (aşk kasları) zayıf olan kadınlarda G- notasını bulmak çok zordur, ama bu kasın kuvvetlendirilmesi kuvvetlendirilmesi G noktasını bulma olasılığını arttırır.
4- Her önünüze gelen kadınla vajinal tuşe (bir elin işaret ve orta parmağını vajen sokmak) G-noktasını bulamazsınız.
5- G- noktasını en iyi kadınların kendisi bulur, ama kadınların çoğu bırakın cinsel organlarının içine dokunmayı dışına bile dokunmamışlardır. Bacaklarının arasındaki vajinal kanal sanki sadece erkeklere ait bir tabudur çoğu kadın için.
6- Kadınlara cinsellikten ve duygusallıktan uzak bir biçimde , bir kumanda düğmesi arar gibi yaklaşırsanız, G- notasını bulmanız mümkün değildir.
7- Uyarının sürmesi sırasında kadınların küçük tuvaletlerinin gelmesi normaldir. Bu sırada uyarı kesilmemeli devam edilmelidir. G- noktasının uyarılması idrar refleksini doğuracaktır.
8- G- noktası uyarılaması için yapılmış özel bazı vibratörlerle G- notası bulunabilir. Son yıllarda bu amaçla tasarlanmış özel vibratör ve dildolar mevcuttur. Fakat sex shoplarda satılan vibratörlerin %60-70 i G noktasını uyaramaz çünkü çoğunun titreşimi yetersizdir. G- notasının uyarısı için 150-200 hz’nin üzerinde titreşime ihtiyaç vardır. Çin malı vibratörler bazı kadınlarda klitorisi bile uyaramazlar.
9- G- oktasını bulmanın en etkili yollarından biride kegel gezersizi yaptıktan sonra aramaktır. Kegel gezersizi sırasında G notasının bulunması daha kolaydır.
Devamı...KORONA VİRÜS GÜNLERİ CİNSEL İLİŞKİDE NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
Bütün dünyayı etkisi altına alan ‘korona virüs’ maalesef hepimizin en büyük gündemi haline geldi. Korona virüsünden nasıl korunacağız? Korona virüsünün tedavisinde nasıl bir yol izleniyor? 14 günlük karantina süresinde nelere dikkat edilmeli? Sosyal mesafe ne demektir? gibi bir çok soru hepimizin kafasını meşgul ediyor.
Evde kal çağrısına uyduğumuz şu günler, eşimiz/partnerimizle de bolca vakit geçirmemize vesile oldu. Bu beraberlikte farklı soruları ve sorunları da ortaya çıkardı. ’Korona virüs ilişkilerimizi ve cinsel birlikteliğimizi nasıl etkiler?’ ‘korona virüs cinsel ilişki yoluyla bulaşır mı?’ diye düşünüp, çekindiğimizden kimseye soramamış olabiliriz. Korona virüs ve cinsel ilişki ile ilgili gerçeklerle söylentileri birbirinden ayırmak için bu yazıyı kaleme alıyorum.
Korona Virüs Günlerinde Cinsel İlişki Güvenli mi?
Bir ilişki içindeyseniz, bu kişi ile birlikte yaşıyor ve aynı evi paylaşıyorsanız cinsel ilişkiye girmekte bir sakınca yoktur. Fakat ikinizden biri korona virüs belirtisi gösteriyorsa ya da bir kişi evde kal çağrısına uyarken diğer kişinin dışarı çevreyle bağlantı kurması gerekiyorsa, aranızdaki güvenli mesafeyi korumalı ve evin içinde bile izolasyonu korumalısınız. Olması gereken ideal evde bile herkesin 1,5 m mesafeyi korumaya çalışmasıdır ama bunun çok gerçekçi olmadığının da farkındayız.
Siz hastalığı ayakta ve hafif geçirirken eşiniz/partneriniz sizinle aynı rahatlıkta hafif geçirmiyor olabilir. Sonuç olarak belirtiler varsa ya da temaslı birileri ile görüşüyorsanız eşiniz/ partnerinizden uzak durun.
Bu Süreçte Yeni Birileri ile İlişkiye Girmek Tehlikeli mi?
Korona virüsü %80 kişinin ayakta atlattığı, bunların bir kısmının herhangi bir hastalık belirtisi göstermeden geçirdiği bu ortamda yeni kişilerle cinsel ilişkiyi kesinlikle tavsiye etmiyorum. Tamamen sağlıklı hissediyor olsanız bile siz de virüs varsa diğer kişiye ya da onda olan farkına bile varılmayan virüs size geçebilir. Böylece bu da yakın temasta bir çok kişiye virüsün yayılması demektir.
Yakın Zaman Önce Tanıştığım Biriyle Öpüştüm ve Sonrasında Bu Kişi Hastalık Belirtileri Göstermeye Başladı Ne Yapmalıyım?
Korona virüs belirtileri gösterdiğini düşündüğünüz biri ile öpüştünüz ya da cinsel ilişkiye girdiniz, kendinizi karantina alın ve 14 gün kuralına uyun. Belirtileri gösterip göstermediğinizi kontrol edin. Gösterirseniz kendinizi daha sıkı karantinaya alın. Belirtiler daha da artarsa muhakkak aile hekiminize başvurun ya da Alo 184 ü arayın.
Ortada bir ilişki varsa, hepimiz hem kendimizden hem de diğer kişiden sorumlu olmalıyız. Eğer siz hastalık belirtisi gösteriyorsanız yakın zamanda kimle cinsel ilişkiye girdiyseniz ya da öpüştüyseniz onlara haber verin.
Korona Virüs Salgını Öncesinde Eşimle/Partnerimle İlişkide Kondom Kullanmıyordum. Şimdi Kullanmaya Başlamalı mıyım?
Bunun cevabı prezervatifi daha önce hangi sebeple kullanmadığınızda yatıyor.
Her ikiniz de cinsel ilişkiyle geçen bir hastalık taşımadığınızı testlerle belirlediyseniz bu yüzden kullanmıyor olabilirsiniz. Ya da hamilelikten kaçınmak için farklı korunma yöntemleri kullanıyorsanız bu nedenle de kullanmıyor olabilirsiniz. Bu durumlarda prezervatif kullanmamaya devam edebilirsiniz. Fakat eğer başka sebeplerle örneğin cinsel ilişkiyle geçen hastalıkları umursamadığınız için ya da daha güvenilmez bir doğum kontrol yöntemi kullandığınız için kullanmıyorsanız, şimdi prezervatif kullanmaya başlamak daha bir önem kazanıyor.
Başka Birinin Cinsel Organına dokunmakla Korona Virüsü Kapabilir miyim?
Bir kişinin cinsel organına dokunuyorsanız büyük bir olasılıkla öpüşüyorsunuz da demektir. Korona virüsün tükürükle geçtiğini biliyoruz. Aslına bakarsanız korona virüs ağzınızdan ellerinize , cinsel organınıza ve diğer kişinin ağzına burnuna geçişine olanak veren her şey korona virüs bulaşma ihtimalini de arttırır. Bu ihtimali en aza indirmeniz gerek. Bu sebepten birlikte yaşamadığınız biriyle ilişki yaşamamak temas içinde olmamak çok önemli.
Korona Virüsü Salgını Devam Ederken Tek Kalmamak için İlişki Sürdürmeyi Nasıl Başarabilirim?
Hiç şüphe yok ki korona virüs bir çok insanı iyi bir cinsel yaşamın anlamını ve gerçekten zevkli ve hoş bir ilişkinin ne olduğunu düşünmeye sevk etti. Bu konu hakkında bir çok sorular alıyorum hatta bir çok kişinin birbirine erotik hikayeler yazmaya başladığına dair hikayeler duyuyorum. Ayrı yaşadıkları bir ilişki içinde olup kendilerini karantinaya almış insanların bu durumu bir avantaja dönüştürerek gerçekten yaratıcılıklarını kullandıklarını duyuyorum. Biraz hayal gücünüzü kullanarak yüz yüze gelmeden de bir başkasıyla gayet erotik ve sizi yakınlaştıracak bir zaman geçirmenin bir çok yolu var.
Tabi bazı çiftleri birbirine yakınlaştırırken bir çok çiftte eşiyle/partnerleriyle cinsel uyumlarının farklı olduğunu da keşfedebilir. Haftada bir cinsel birliktelik yaşarken korona virüs yüzünden sürekli bir arada olmak durumunda kalanların karşılaşabildiği bir durum. Birden eşinizden daha sık cinsel ilişki arzuluyor olduğunuzu ya da tersini fark edebilirsiniz. Cinsellikten ve ilişkiden beklentilerinizin farklı olduğunu da görebilirsiniz Bunu karşılıklı saygı ve sevgi içinde birbirine anlatabilmek çok önemli. Birlikte yaşamak, her istediğiniz zaman cinsel ilişkiye girme hakkı vermez.
Çözümsüz kalan veya başa çıkamadığınız sorunlarınız hakkında online destek alabilirsiniz. Cinsel Terapi, Evlilik ve Aile terapisi ve Bireysel terapi günümüz şartlarında evinizin rahatlığında online alabileceğiniz bir hizmettir.
Devamı...Cinsel İsteksizliği İstemeyin!
Cinsel işlev bozukluğu: İnsan cinsel yanıt döngüsünde tatminkar cinsel uyarılma ve orgazma ulaşmada yetersizliğe yol açabilecek herhangi bir aksamanın olmasıdır. Cinsel işlev bozukluklarında, cinsel hayatta tatmin olamama ve bunun sürekli olması hali söz konusudur. Cinsel yanıt döngüsünü belirleyen süreç bozulmuştur ya da cinsel ilişki esnasında ağrı vardır.
Kadın cinsel işlev bozukluklarının en sık karşılaşılanları ; Ağrılı cinsel ilişki, Orgazm ve boşalma sorunları ve bunların sonucu bazen de sebebi cinsel isteksizliktir. Cinsel isteksizliği ise farketmeden kişi kendi de isteyebilir.
Cinsel işlev bozukluklarının altında yatan en önemli sebeplerin başında yanlış bilgi ve inanç kalıpları gelir. Özellikle inandığınız mitler cinsel hayatınızı çok yakından ilgilendirir. Örneğin;
-Kadın cinselliği açıkça istememelidir, istediği taktirde hafif kadın olur,
-Cinsel sorunlar tedavi edilemez,
-Cinsellik kadın için bir vazifedir. Bu ve benzeri inanç kalıpları cinsel hayatınızı negatif etkileyecektir.
Ayrıca kadın cinsel işlev bozuklukları ve ağrılı cinsel birleşmede çıkan sorunun kaynağı sadece kadına bağlı gibi bir inanç olsada, sorun çiftte ait bir sorundur. Ağrılı cinsel birleşmelerin bir sebebi de anlayışsız erkektir.
Erkekler flörtün başında on kaplan gücünde ilişki kurar ve kadını elde etmek için gerekli motivasyona fazlasıyla sahipken, ilişkinin devamında evdeki kuş, daldaki kuş kadar ilgi çekmemeye başlar. Böylece çiftler birbirine olan ilgilerini kaybeder ve daha anlayışsız olmaya başlarlar. Erkeğin kadını ile sevişmeyi keşfetmesi ve ona haz verebilmesi için, ilk önce kendi dişi tarafı ile bağlantı kurmayı keşfetmesi gerekir. Sevişirken dişi tarafını ortaya çıkaran bir erkek kadının da ruhundan anlamış olur.
Kadın cinsel işlev bozukluklarını anlamak kadınları anlamak kadar zordur. Çünkü çoğu kadın da ne istediğini bilemeye bilir. Bundan dolayı yaşanan sorunlarda uzman bir cinsel terapistten yardım almak çok önemlidir.
Ülkemizde kadınlarda yaşanan çeşitli cinsel işlev bozukluklarının tahmini rastlanma oranı şu şekildedir:
Cinsel isteksizlik %40
Orgazm bozuklukları %35
Cinsel uyarılma bozukluğu %30
Vajinismus %10
Diğer % 15
Kadınlarda Cinsel İşlev Bozukluğunun Belirtileri Nelerdir?
Her kadın kendi cinsel hayatına ilgi alakasını takip ederek belirtileri fark edebilir ve tedavi sürecini başlatmak için adım atabilir.
1- Cinsel isteğin ve sekse duyulan ilginin çok az ya da hiç olmaması,
2- Cinsel birleşme sırasında uyarılmanın gerçekleşmemesi,
3- Cinsel eylem sırasında vajinanın kayganlığının (ıslanması) olmaması ya da yeteri kadar olmaması,
4- Cinsel organlarda duyarsızlık,
5- Cinsel birleşme anında ya da mastürbasyon sırasında zor ya da hiç orgazm olamama,
6- Cinsellik esnasında ağrı ve rahatsızlık olması,
7- Cinsel birleşmeden sonra ağrı ve rahatsızlık olması.
Terapi Süreci
İlk olarak bilinmesi gereken cinsel işlev bozukluklarının çiftlerden birisini ilgilendiren bir sorun değil, çifttin uyumsuzluk süreci olduğudur. Terapi süreci nasıl gelişir ve neler çözülmeye çalışılır;
- Yanlış ilgi ve inançları düzeltmek,
- Cinsel anksiyeteyi azaltmak,
- Gevşetmek ve rahatlatmak,
- Kendisinin ve eşinin duygusal ve cinsel yanıtlarını arttırmak,
- Eşine karşı öfke ve ikili duyguları azaltmak,
- Yeni duygusal ve cinsel teknikler öğrenmek,
- Eşler arası iletişimi arttırmak
- Kadınların ve erkelerin genel farklılıklarını anlamak ve farklılıklarının bir çatışma değil birbirini tamamlayan unsurlar olduğunun farkına varmak,
- Seks sırasında erotik olmayan düşüncelerden sıyrılabilmek,
- Orgazmla ilgili üstünlüğü, ön yargıları azaltmak,
- Seyirci rolünden sıyrılıp, kendini cinsel doğasıyla bütünleştirmesi sağlanır…vb.
Devamı...
Cinsellikte Aşkla Teslimiyet
Teslimiyet önümüzdeki açıklığın karşısında direnç göstermekten vazgeçmektir diyor, David Deida…
teslimiyet sınırsız sevmektir. Eşinizin sizin özünüzü hissedebilmesi için; kendinizi gevşetmeniz. Savunma mekanizmalarınızı bırakmanız gerekir.
Kaslarınız gevşek, soluğunuz rahat ve dolu olmalıdır. Yüreğiniz ile bedeniniz arzu ile eşinize açılmalıdır. Bu size acı verebilir ama ne olursa olsun, okyanus gibi açık ve dolu olmaya çalışmalısınız. Teslimiyet yapabileceğiniz en derin sekse açılan bir kapıdır.
Erkekler Cinsellikte Teslimiyet Kapısını Nasıl Açar;
Bir erkeğin, kadının yanında gerçek varlığı ile bulunması kadar başka hiç bir şey kadını uyaramaz. Bir kadın erkeğini yanında hissetmek ister. Erkeğin acabaları olmamalı, kendi içinde bölünmemelidir. Bir yanı televizyondaki futbol maçını izlemek isterken bir yanınız orgazm olmak için sabırsızlanmamalıdır. Kadınınız sizi yalnızca cinsel organınız, elleriniz ya da gözlerinizle değil, bilincinizle hissetmekten haz duyar.
Siz kadınınızın ışıltısına, güzelliğine karşı ne kadar duyarlıysanız, oda sizin varlığınız ya da yokluğunuza o kadar duyarlıdır. Kendini bütünüyle bırakabilmesi için sizi tamamen hissetmesi gerekir.
Kadınınız kalbine de, bedenine girdiğiniz gibi amansız bir sevgiyle, incelikle ve derinlemesine girin. Sevginiz yüreğine doldukça kendini eril sevginizin hissedilir şiddetine bırakacaktır. Zaman içinde size güvenecek, sarsılmaz ve sevecen varlığınıza giderek daha fazla açılmaya öğrenecektir.
Kadınlar Cinsellikte Teslimiyet Kapısını Nasıl Açar;
Kadın nasıl erkeğin bilinçli varlığını istiyorsa, erkekte kadının enerjik açıklığını ister. İnleyerek, kıvranarak ve orgazm olarak verdiğiniz cinsel tepkiler eşinizi kuru korku dünyasından çıkarır ve ona yürekten teslimiyetin parlak renklerini tattırır. Eril özlü bir erkeğin yaşamı kadınsı parlaklıktan yoksundur. Kadını erkeğin seçilmiş dişil enerji kaynağıdır, erkeğin yaşam gücünün kendisi olur. Erkeğiniz sizin sıcak dalgalı denizinde yüzmek, dudaklarınızla göğüslerinizi tatmak ve bastırılmış hazzınızın sarsıntısını hissetmek ister.
Rol yapmanın yararı yoktur. Erkeğinizin varlığını bütünüyle hissedebilmeniz için, bedeniniz gerçek anlamda haz ile dolmalıdır. Erkek kadının gözünde parlak ışığı görmeyi arzular.
Tabi ki bir kadının erkeğe yüreği ile bedenini savunmasızca açmadan önce erkeğini bütünüyle hissetmesi gerekir.
Devamı...Sertleşme Sorunu Partnerle mi İlgilidir?
Cinsel Terapist Cevaplıyor-1
Eşim sertleşme sorunu yaşıyor, bunun nedeni beni yeterince arzulamaması mı yoksa benim yetersizliğim mi?
Kadınlar erkek cinsel sorunlarından yoğun bir şekilde etkilenir. Genişletilmiş araştırmalara göre, vakaların %25 ila 60’ında, “güçsüz” bir erkeğin kadını da cinsel sıkıntılar çekiyor. Libidosu düşüyor, seks yaparken acı çekiyor, orgazm yoksunluğu yaşıyor, penetrasyon ( cinsel birleşme) olmuyor. Bu durum kısmen erkeğin motivasyon bozukluğundan ve özellikle mesleki ya da duygusal nedenlerle incinmişse ardından gelen ketlenmelerden kaynaklanıyor. Bu vakalarda sertleşme sorunun çözümü için çift birlikte terapisi görmesini tavsiye ediyoruz.
Ayrıca sertleşme sorununun eşten/partnerden bağımsız olarak her kadın karşısında yaşandığı durumlarda vardır. Erkek kadını çok arzulayabilir, kadın oldukça deneyimli olabilir… Bu durumda tek sorun erkeğin cinsel organıdır. Tanı sadece iki partnerin cinsel alışkanlıklarını sorgulayan ve erkek tercih ederse uzman bir doktor tarafından konulabilir.
Devamı...