İnsanoğlu birkaç becerisini içgüdüsel olarak doğuştan elde ederken geri kalan diğer tüm becerilerini yaşamı boyunca öğrenmektedir.
Cinsellik toplumumuzda ayıp ve günah olarak nitelendirildiğinden konuşmaya, araştırılmaya ve öğrenmeye kapalı bir konu olması sebebiyle insanlar ya kulaktan dolma yada oradan-buradan gerçek ile alakası olmayan bilgiler edinerek cinsellik hakkındaki merakını gidermektedir. Ancak bu yanlış veya eksik bilgiler genellikle evlilik sonrası cinsel sorunlara neden olmaktadır. Cinsel sorunlar her ne kadar itiraf edilmese de ilişkilerde diğer sorunlara davetiye çıkarmaktadır.
Erkeklerde sıklıkla görülen erken boşalma ve sertleşme bozuklukları (ereksiyon olamama) gibi cinsel işlev bozukluklarının kaynağı da genelde cinsel bilgi eksikliğidir. Bu cinsel işlev bozuklukları ancak yanlış veya eksik olan bilgi eksikliğinin tamamlanmasıyla düzelebilmektedir.