Orgazm Olamama Nedenleri ve Tedavisi
Cinsellik ve orgazm deneyimleri her birey için farklılık gösterebilir. Bu makalede, orgazm olamama durumunu anlatacağım ve bazı yaygın sebepleri ele alacağım. Ancak, orgazm olamama deneyimleyen bir kişi kendini rahatsız hissediyorsa, en iyi çözüm uzman bir sağlık profesyoneline başvurmaktır.
Orgazm Olamama: Cinsel Tatminsizlik ve Olası Sebepler
Cinsel tatmin ve orgazm, birçok insan için cinsel deneyimin önemli bir parçasıdır. Ancak bazı insanlar, orgazm olamama durumuyla karşılaşabilirler. Orgazm olamama, kişinin cinsel uyarılma ve haz alma sürecinde orgazm noktasına ulaşamaması anlamına gelir. Bu durum, hem erkeklerde hem de kadınlarda görülebilir ve birçok farklı sebep olabilir.
Fizyolojik Sebepler
Orgazm olamama durumunun fizyolojik nedenleri olabilir. Örneğin, bazı kadınlar klitoral stimülasyon eksikliği nedeniyle orgazm yaşamada zorluk çekebilir. Klitoral stimülasyon, birçok kadın için orgazmın tetikleyicisidir ve bu uyarı eksikliği orgazm olamama sorununa yol açabilir. Ayrıca, hormonal dengesizlikler, nörolojik sorunlar, kronik hastalıklar veya bazı ilaçlar da orgazm olamama durumuna neden olabilir.
Psikolojik Sebepler
Psikolojik faktörler de orgazm olamama durumunda etkili olabilir. Stres, anksiyete, depresyon, ilişki sorunları, özgüven eksikliği, cinsel travmalar veya geçmişteki kötü deneyimler gibi psikolojik etmenler, orgazm olamama sorununa yol açabilir. Cinsel deneyimle ilgili olumsuz inançlar veya aşırı performans kaygısı da orgazm olamama sorununu tetikleyebilir.
İlişki Dinamikleri ve İletişim Sorunları
Partnerler arasındaki ilişki dinamikleri ve iletişim sorunları da orgazm olamama durumuna katkıda bulunabilir. Örneğin, güven eksikliği, iletişim kopukluğu, partnerler arasındaki uyumsuzluklar veya cinsel beklentilerin farklılığı, orgazm olamama sorununa yol açabilir. Sağlıklı bir cinsel ilişki için açık iletişim, anlayış ve karşılıklı uyum önemlidir.
Kişisel Faktörler ve İnançlar
Bazı insanlar, cinsellikle ilgili kişisel inançlar, kültürel faktörler veya dini etkiler nedeniyle orgazm olamama sorunuyla karşılaşabilirler. Toplumun cinsellikle ilgili tabuları veya yanlış bilgiler, orgazmın engellenmesine neden olabilir. Kişinin kendi bedeniyle ilgili olumsuz algıları, cinsel deneyimlerin engellenmesine ve orgazm olamama durumuna yol açabilir.
Çözüm ve Tedavi
Orgazm olamama durumuyla karşılaşan bir birey, endişe ve hayal kırıklığı yaşayabilir. Ancak, bu sorunun üstesinden gelmek mümkündür. İlk adım, konuyu ciddiye almak ve sorunu çözmek için uzman bir sağlık profesyoneline başvurmaktır. Bir cinsel terapist veya uzman doktor, orgazm olamama sorununun altında yatan sebepleri belirlemek ve uygun tedavi yöntemlerini önermek konusunda yardımcı olabilir.
Ayrıca, orgazm olamama durumunda bireylerin kendilerini suçlamamaları önemlidir. Her bireyin cinsel deneyimi farklıdır ve orgazm olamama, kişisel bir başarısızlık değildir. Sağlıklı bir cinsel yaşam için açık iletişim, kendini tanıma ve partnerler arasında destekleyici bir ilişki önemlidir.
Sonuç olarak, orgazm olamama durumu yaygın bir cinsel sorundur ve birçok farklı sebepten kaynaklanabilir. Fizyolojik, psikolojik, ilişki dinamikleri ve kişisel faktörler bu soruna katkıda bulunabilir. Ancak, bu sorunun üstesinden gelmek için birçok tedavi seçeneği mevcuttur ve uzman bir sağlık profesyonelinin yardımıyla çözüm bulunabilir. Unutmayın, cinsel sağlık ve tatmin her bireyin hakkıdır.
Devamı...Vajinismuslu Kadınların Ortak Özellikleri ?
Cinsel birleşme anı geldiğinde vajinismuslu kadın panik atak benzeri bir durum yaşar. Eşini iter, kasılır. Korkar, bilinci açık olsa da kontrolünü yitirir, kontrol bilinçdışının eline geçer. Kişi bilinçdışı tarafından negatif bir hipnoz transı haline getirilir. Endişe, korku, kaygı duyar. Kişi zamanla aşağıdaki duygu ve düşüncelere kapılabilir
- Duygusal tatminde azalma,
- “Herkesin bu kadar kolay yaptığı bir şeyi ben nasıl yapamıyorum?” şeklinde suçluluk,
- Utanç duyma,
- Kendinden nefret etme,
- Hayal kırıklığı hissi,
- Aile büyüklerinin veya yakınlarının “Ne zaman çocuk sahibi olacaksınız?” soruları nedeniyle duyulan korku,
- Zamanla meydana gelen cinsel isteksizlik vb.
- Utanma ve cinsel duygulardaki baskılanma,
- Çocukluk ve gençlik yıllarında ailelerinin iyi kızlarıdırlar, yani kurallara uyan, kızgınlığı dışa vurmayan, sürekli bir kabul ihtiyacı yaşayan kadınlardır,
- Cinsel ilişkiyi şiddet veya işgal edilme olarak görürler,
- Fiziksel şiddete maruz kalmış veya tanık olmuşlardır, yani kasılma, şiddete karşı önlem olarak ortaya çıkmaktadır,
- Cinsel şiddete maruz kalmışlardır,
- Her şeyin en kötüsünü düşünürler,
- Aileye bağımlıdırlar,
- Ahlaki ve cinsel olarak baskıcı ve otoriter bir babaları vardır,
- Baba-kız ilişkisinde güçlükler ve çatışmaları vardır,
- Cinsellikten hoşlanmayan ve cinselliği bir görev gibi yapan zayıf ve güçsüz bir anneleri vardır,
- Duygusal ve ruhsal gelişimleri sağlıklı değildir,
- Cinselliği aşağılayan bir aile yapıları vardır yani cinsel organlardan iğrenme veya hoşlanmama, olumsuz dinsel şartlanma vb. durumlar ailelerinde sık görülen yapılardır,
- Çocuksu bir kişilikleri vardır, çünkü bu kadınların psikoseksüel gelişimleri biyolojik yaşlarından geridedir. Yani cinsel açıdan hálá çocukturlar.
- Cinsel ilişkiye veya penisin vajinaya girmesine karşı fobik bir korku reaksiyonları vardır, hatta bu reaksiyon hastanın bir anlamda panik atak geçirmesine neden olabilir,
- Kontrolsüz davranışları vardır,
- Bedenlerinden hoşnut olmazlar,
- Ya çok çabuk güvenirler ya da güven duymada zorlanırlar, güven duyguları zedelenmiştir,
- Çocukluk çağından kalma korkuları sık yaşarlar,
- Kaygılı ve tedirgin ruh halleri vardır,
- Çocukluklarında ve genç kızlıklarında ailevi sorunları vardır,
- Yetişkinliği ve evliliği kabul etmede güçlük çekerler,
- Genellikle düşük sosyo-ekonomik ve eğitim düzeyleri vardır,
- Kentli kadınlarda daha az, kırsal kesim kadınlarında biraz daha çok görülür,
- Okşanmaktan hoşlanırlar hatta klitoris uyarılması ile orgazm olabilirler,
- Uyuyan Güzel: Kocalarıyla kardeş gibi yaşayan, çocuksu kadınlardır. Ailelerine bağımlı ve ebedi öğrenci olurlar.
- Savaşçı: Seksi, karşı cinsler arası mücadele gibi görürler. Kadınlığın zayıflık ve pasiflik olarak algılanışı acı verir.
- Kraliçe Arı: Cinselliği reddederler. Erkeği yalnız soyun devamı için isterler. Onlar için cinsellik kirli ve aşağılayıcıdır.
- İyi Kız Sendromu: İlk kez 1976 yılında G.C.MOULTON tarafından okullarında başarılı ve ebeveynleriyle hiçbir ciddi çatışmaları olmayan, edilgen, itaatkâr, boyun eğen, yumuşak başlı kadınların ortak özellikleri tanımlamak için kullanılan bu sendrom; çeşitli kültürlerde erkek ve kız çocukları için kalıplaşmış toplumsal farlılıkları ve inançları esas alır. Yani kız çocuklarının daha uysal, daha söz dinleyen, daha güvensiz, daha yardıma ihtiyaç duyan, başarıya daha az önem veren, daha duygusal, ezbere ve tekrara dayalı işlerde daha yetenekli oldukları düşünülürken; yüksek bilgi işlem düzeyi ve yaratıcılık gerektiren işlerde daha başarısız oldukları kabul edilir. İyi kız sendromu ile birçok cinsel işlev bozukluğu arasında bağlantı vardır. Cinsel terapi için başvuran orgazm olamayan kadınların çoğunun çocukluklarında veya genç kızlıklarında kendilerini iyi kız olarak tanımlamaları hiç şaşırtıcı değildir.
Hemen Randevu Alın
Klitoris Mucizesi
Klitoris kelimesinin kökeni, Yunanca ‘küçük tepe’ anlamındaki “kleitoris” kelimesinden gelir. Tek işlevleri zevk olan mucizevi sekiz bin sinir ucu içeren klitoris, kadın erojen anatomisinin basitçe en uç noktasıdır. Vajinal açıklığın hemen üzerinde yer alan bu küçük, tomurcuk benzeri çıkıntı, pelvisin derinliklerinde, hem vajinanın iki yanında hem idrar yolunun etrafında yer alan geniş erojen erektil doku ağına bağlıdır. Klitoris başı kısmen klitoral örtü ya da prepüs ile örtülüdür.
Uyarılmış durumdaki klitoral sap iki bucuk santimetre boyundadır ve çoğu zaman görünmez. Ancak uyarılmış durumda çapı iki katına çıkabilir. Ayrıca klitorisin “bacakları”, yani vajina girişinin her iki yanındaki vestübüler tomurcuklar ve idrar yolunu çevreleyen süngersi erektil doku da şişecektir; vajina uzar, vajinanın en uca kalan üçte birlik kısmı da şişerek rahim ve serviksi yukarı kaldırır.
Klitoris Uyarılma Hamile Kalmayı Kolaylaştırır;
İlişki kadının tam bir cinsel tepki vermesinin ardından yaşanırsa vajinanın değişen şekli spermin rahmin ağzına gelmesini sağlayarak döllenmeyi kolaylaştırır. Bu tanımda da anlaşıldığı üzere kadın cinsel tepkisi dışsal olmaktan çok daha fazla içseldir.
Klitoris Uyarılması Nasıl Olur;
Binlerce sinir ucu bulunduğu için klitorisin ucu temasa karşı son terece hassastır. Klitoris, Kişinin sevgilisi tarafından hayran olunması veya sadece kadının bedeninin bu bölgesine pozitif düşünce ve duygular göndermesi gibi her türlü zevk alınabilecek durumda üzerini örten derinin altından kolayca çıkacaktır. Bir kadın cinsel organı ile ilgili olumlu bir şekilde ne kadar düşünürse vulvanın iç dudakları kan ile dolacak, vajina ıslanmaya başlayacaktır. Şuanda durun ve klitorisinizi hissetmeye çalışın. Neler olduğunu izleyin.
Şunu da deneyin; Bir el aynası alın ve ışığı iyi olan bir yerde oturun. Vulvanızı, klitoris ve vajinanızı inceleyin.Sonra da o bölgeye sevgi hayranlık içeren cümleler gönderin.Neler olduğunu izleyin. Bu egzersizi eşiniz ile yapmak da size harika hissettirecektir.
Klitoris Uyarılmayı Etkileyen Bölgeler;
Klitoris anatomik olarak G noktasına da bağlıdır. Tantrik metinlerde burası kutsal nokta olarak da geçer. Klitoris sanki kuzey kutbu G noktası ise güney kutbu gibidir. Meme ucu duyarlılığı da doğrudan güçlü bir uyarımla ve pelvik kas kasılmalarıyla sonuçlanır. Öpüşmede öyle. Hassaslık seviyesi bir duyusal minyatüre bakılarak çok net bir şekilde anlaşılabilir.
Netice de kadın erektil uyarılması erkeklere göre daha fazladır.
Yaygın bilinen yanlışlar üzerine klitoris hakkında muhtemelen daha önce bilmediğiniz 11 şaşırtıcı gerçek;
- Klitoris’in nerede olduğunu bildiğinizi düşünüyorsanız yanılıyor olabilirsiniz. Vulva her şeyi kapsayan bir bölgedir ve labia, klitoris de içinde bulunur. Erkekteki penis başının kadındaki karşılığı da diyebiliriz.
- Yapılan araştırmalara göre kadınların %50’si ile %75’i klitorise dokunulduğu takdirde orgazm olabilmektedir. Çoğu kadın tek başına cinsel ilişki yoluyla orgazm yaşayamaz.
- Klitoris, çıplak gözle sadece kısmen görülebilmektedir. Tamamını çıplak gözle görmeniz imkansızdır. Gömülü bir hazineye benzetebilirsiniz. Hemen hemen dörtte üçü gözle görülemez.
- Klitoris, bir kadının hayatı boyunca büyür. Menopozdan sonra klitoris, gençken sahip olunan boyuttan ikibuçuk kat daha büyük olabilir.
- Sekiz binden fazla sinir ucu bulunur. Bu bir erkeğin sahip olduğu penisteki hassas sinir ucu sayısının iki katı.
- Bütün bebekler doğduklarında genital yapıya sahiptirler. Bebek anne karnında iken yaklaşık oniki haftada, genital organı bir penis veya labiaya dönüşmeye başlar. Klitoris ve penis aynı dokudan oluşur. Klitorisin penis başı olan glans (sünnet derisi veya kaput olarak da bilinir), erektil bir dokudur.
- En başa dönecek olursak erkekte dışarı doğru çıkan uzuv varken, kadında içe doğru çıkan bir uzuv vardır. Klitorisin tamamının görünmemesi de bu yüzdendir. Klitoris; klitorik kafa, başlık ve klitoral milden oluşan klitorisin yanı sıra, üretral sünger, erektil doku, bezler, vestibüler ampuller ve klitoral bacaklardan oluşmaktadır. Bu nedenle klitorisi bir buzdağına benzetebiliriz. Sadece klitoral kafa ve başlık vücudun dışında bulunur. Bazı seks uzmanları G Noktasının aslında klitorisin bir parçası olduğunu söylemektedir.
- Klitoris, kadın vücudunda cinsel birleşme için zevk verici organ konumundadır. Penis gibi şişebilir. Her memeli dişide klitoris vardır.
- Birden fazla orgazm çeşidi vardır. Ancak en zoru klitoral orgazmdır. Çok az kadın herhangi bir klitoral uyarı olmaksızın orgazma ulaşabilir.
- Klitoris, her kadında farklı boyutta ve büyüklüktedir. Bazı kadınlar cinsel birleşme esnasında klitorise dokunulmasından hoşlanırken genel itibariyle dikkatli davranılmalıdır. Sert ve baskılı müdahaleler ağrı oluşmasına neden olabilir.
- Bir klitoral orgazm, 3 ile 16 kasılma arasında olabilir ve on ila otuz saniye sürebilir. Pelvik kasılmalar nedeniyle birden fazla orgazm olmak da mümkün. Ancak bu süre, klitoral orgazmın en fantastik erkek orgazmından bile daha uzun sürdüğü gerçeğini gözler önüne seriyor.