Cinsel Birleşmenin (Penetrasyonun) İmkansızlığı;
Vajinismus olarak da adlandırılan penetrasyon yoksunluğu cinsel davranışla ilgili psişik bir bozukluktur. Sanıldığından daha sık görülür. Cinsel işlev bozukluğu için gelen danışanların %12 ile %17si penetrasyon korkusuyla ilgilidir. Perine kaslarının istemsiz kasılmasıyla ortaya çıkar. Refleks parmakla ya da spekulumla jinekolojik bir muayeneyi engelleyecek kadar güçlüdür. Özellikle evliliğin geçerliliğini engeller devamlılığını da riske atar.
Vajinismus sıklıkla göz kapağının göze bir nesnenin yaklaşmasıyla kapanmasına benzetilir. Bu sorun genellikle ilk giriş denemelerinde ortaya çıkar. Kadınlar sınır aşılmadıkça seks oyunlarına hoşgörü ile yaklaşıp haz alabilirler. Boşalma karşılıklı okşayışlardan sonra vajina dışında gerçekleşir.
* İki yıllık evli olan Ayten cinsel ilişkinin imkansızlığından dolayı ayrılığın eşiğine gelmiştir. Çift suçun karşı tarafta olduğunu düşünerek suçu karşı tarafa atar. “Beceriksiz davranıyorsun”, “yapmama izin vermiyorsun”, gibi… Vajina sıkıntısı çeken kadınların %80 de olduğu gibi, Ayten cinsel organını içine girme düşüncesinden bile korkmaktadır. Mecbur kaldığında cinsel terapistte gelir. Tedaviye eşte dahil edilerek, doğru sevişme sanatı ve uyarılma teknikleri öğretilir. Uygun bir soluk alış verişi ile alt karındaki kasların basıncı azaltmayı, sonrasın da kalça bölgesini hareketlendirmeye girişip, penetrasyon düşüncesine alışmaya çalışır. Önce tek başına sonra eşiyle yaptığı bir dizi parmak egzersizleri ile içeri girmeye yönlendirilir. Ardından peş peşe gelen aşamalarla tam anlamıyla içine girinceye kadar partneriyle ilişkiye girer. Genç kadın kısa sürede iyileşir ve hamile kalır.
Bir çok kadın iyileşmek istese de Ayten gibi bir terapistte gitmeye cesaret edemiyor ya da etkin çözümlerin var olduğunu bilmiyorlar. Vakaların %80 ni kısa suren seanslar ile çözebilecekken yıllarca bekliyor.
Tedavi bir çok düzeyde gerçekleşiyor. Kassal gevşemenin öğrenilmesi, Vajinal gerçekliğin bilincine varılması, nihayet kendini anlamak, anlatmak, daha iyi tanımayı öğrenmek için kısa bir “cinsel terapi” alınmalıdır.
Hemen Randevu Alın
Vajinismuslu Kadınların Ortak Özellikleri ?
Cinsel birleşme anı geldiğinde vajinismuslu kadın panik atak benzeri bir durum yaşar. Eşini iter, kasılır. Korkar, bilinci açık olsa da kontrolünü yitirir, kontrol bilinçdışının eline geçer. Kişi bilinçdışı tarafından negatif bir hipnoz transı haline getirilir. Endişe, korku, kaygı duyar. Kişi zamanla aşağıdaki duygu ve düşüncelere kapılabilir
- Duygusal tatminde azalma,
- “Herkesin bu kadar kolay yaptığı bir şeyi ben nasıl yapamıyorum?” şeklinde suçluluk,
- Utanç duyma,
- Kendinden nefret etme,
- Hayal kırıklığı hissi,
- Aile büyüklerinin veya yakınlarının “Ne zaman çocuk sahibi olacaksınız?” soruları nedeniyle duyulan korku,
- Zamanla meydana gelen cinsel isteksizlik vb.
- Utanma ve cinsel duygulardaki baskılanma,
- Çocukluk ve gençlik yıllarında ailelerinin iyi kızlarıdırlar, yani kurallara uyan, kızgınlığı dışa vurmayan, sürekli bir kabul ihtiyacı yaşayan kadınlardır,
- Cinsel ilişkiyi şiddet veya işgal edilme olarak görürler,
- Fiziksel şiddete maruz kalmış veya tanık olmuşlardır, yani kasılma, şiddete karşı önlem olarak ortaya çıkmaktadır,
- Cinsel şiddete maruz kalmışlardır,
- Her şeyin en kötüsünü düşünürler,
- Aileye bağımlıdırlar,
- Ahlaki ve cinsel olarak baskıcı ve otoriter bir babaları vardır,
- Baba-kız ilişkisinde güçlükler ve çatışmaları vardır,
- Cinsellikten hoşlanmayan ve cinselliği bir görev gibi yapan zayıf ve güçsüz bir anneleri vardır,
- Duygusal ve ruhsal gelişimleri sağlıklı değildir,
- Cinselliği aşağılayan bir aile yapıları vardır yani cinsel organlardan iğrenme veya hoşlanmama, olumsuz dinsel şartlanma vb. durumlar ailelerinde sık görülen yapılardır,
- Çocuksu bir kişilikleri vardır, çünkü bu kadınların psikoseksüel gelişimleri biyolojik yaşlarından geridedir. Yani cinsel açıdan hálá çocukturlar.
- Cinsel ilişkiye veya penisin vajinaya girmesine karşı fobik bir korku reaksiyonları vardır, hatta bu reaksiyon hastanın bir anlamda panik atak geçirmesine neden olabilir,
- Kontrolsüz davranışları vardır,
- Bedenlerinden hoşnut olmazlar,
- Ya çok çabuk güvenirler ya da güven duymada zorlanırlar, güven duyguları zedelenmiştir,
- Çocukluk çağından kalma korkuları sık yaşarlar,
- Kaygılı ve tedirgin ruh halleri vardır,
- Çocukluklarında ve genç kızlıklarında ailevi sorunları vardır,
- Yetişkinliği ve evliliği kabul etmede güçlük çekerler,
- Genellikle düşük sosyo-ekonomik ve eğitim düzeyleri vardır,
- Kentli kadınlarda daha az, kırsal kesim kadınlarında biraz daha çok görülür,
- Okşanmaktan hoşlanırlar hatta klitoris uyarılması ile orgazm olabilirler,
- Uyuyan Güzel: Kocalarıyla kardeş gibi yaşayan, çocuksu kadınlardır. Ailelerine bağımlı ve ebedi öğrenci olurlar.
- Savaşçı: Seksi, karşı cinsler arası mücadele gibi görürler. Kadınlığın zayıflık ve pasiflik olarak algılanışı acı verir.
- Kraliçe Arı: Cinselliği reddederler. Erkeği yalnız soyun devamı için isterler. Onlar için cinsellik kirli ve aşağılayıcıdır.
- İyi Kız Sendromu: İlk kez 1976 yılında G.C.MOULTON tarafından okullarında başarılı ve ebeveynleriyle hiçbir ciddi çatışmaları olmayan, edilgen, itaatkâr, boyun eğen, yumuşak başlı kadınların ortak özellikleri tanımlamak için kullanılan bu sendrom; çeşitli kültürlerde erkek ve kız çocukları için kalıplaşmış toplumsal farlılıkları ve inançları esas alır. Yani kız çocuklarının daha uysal, daha söz dinleyen, daha güvensiz, daha yardıma ihtiyaç duyan, başarıya daha az önem veren, daha duygusal, ezbere ve tekrara dayalı işlerde daha yetenekli oldukları düşünülürken; yüksek bilgi işlem düzeyi ve yaratıcılık gerektiren işlerde daha başarısız oldukları kabul edilir. İyi kız sendromu ile birçok cinsel işlev bozukluğu arasında bağlantı vardır. Cinsel terapi için başvuran orgazm olamayan kadınların çoğunun çocukluklarında veya genç kızlıklarında kendilerini iyi kız olarak tanımlamaları hiç şaşırtıcı değildir.